Sosyal Medya

Güncel

Halep’ten yükselen feryat, ümmetin omuzlarına ağır bir vebal yüklüyor...

Suriye’de 6 yıldır devam eden iç savaştan en çok etkilenen bölgeler arasında yer alan, insanlık dramının derinden hissedildiği Halep, adeta “yokluk” kelimesinin karşılığı haline geldi. Halep sakinlerinden birinin sözleri yürekleri dağladı: “Ey Müslümanlar, beni duyun, bize sahip çıkın çünkü Allah’ın huzurunda görüşeceğiz.”



İşgal kuvvetlerinin bilek güreştirdiği şiddetli çatışmaların sonucu harabeyi andıran Halep’te yaşam her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bombalar altında hayatta kalmayı başaran insanlar, açlık ve susuzlukla çaresizlik içinde mücadele ediyor. Sınırlı miktardaki ekmek, su, hastane, ilaç ve bebek maması gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çeken Halep’teki siviller, pikaplarla dağıtılan ekmeklerden almak için büyük uğraş veriyor. 
 

“YAŞADIĞIM EN BÜYÜK DRAM: HALEP”

BİZİ GEÇTİK, ÇOCUKLARIN SUÇU, GÜNAHI NE?

 

Halep’in her gün bombalandığını, umutlarının her geçen gün azaldığını dile getiren yöre halkı, dillerinden duaları eksik etmeyerek, dünyaya “Sessiz kalmayın” diye haykırıyor. Bölge sakinleri, Halep’teki Türkmen grupların kaldığı bölgelerin adeta rejim ve terör örgütü PKK/PYD mensuplarınca paylaşıldığının altını çiziyor. Halep’teki insanların dayanacak güçlerinin kalmadığını aktaran savaş mağdurları, “Biz hayatımızdan geçtik ama çocukların suçu günahı nedir?” diye soruyor.
 

EY MÜSLÜMANLAR BİZE SAHİP ÇIKIN!

Halep sakinlerinden Ahmet ebu Gaib: “Bize karşı ağır silahlar kullanıyorlar. Buradaki mücahit arkadaşların elinde hafif silahlardan ve mermilerden başka hiçbir şey yok. Sürekli bombalanıyoruz artık dünyadan umudumuzu kestik. Arap ülkeleri verdikleri sözleri tutmuyor, Müslüman ülkeler zaten Halep’te bir şey yokmuş gibi davranıyor. Yalnız başımıza kaldık. Tek umudumuz Allah. Benim dünyaya mesajım var: Hepiniz sorumlusunuz, hepiniz Allah’ın huzurunda duracaksınız. Halep’ten ve Suriye’den sorulacaksınız. Ey Müslümanlar, beni duyun, bize sahip çıkın çünkü Allah’ın huzurunda görüşeceğiz.”
 
İşgalci ABD, Rus ve rejim güçlerinin yanı sıra İran destekli Şii militanların saldırıları sonucu harabeyi andıran Halep’te yaşam her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bombalar altında hayatta kalmayı başaran insanlar, açlık ve susuzlukla çaresizlik içinde mücadele ediyor. Sınırlı miktardaki ekmek, su, hastane, ilaç ve bebek maması gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çeken Halep’teki siviller, pikaplarla dağıtılan ekmeklerden almak için büyük uğraş veriyor.
 
Ekmek yüklü pikabın etrafını saran, aralarında çocukların da bulunduğu Halepliler, izdihama rağmen ekmek alabilmenin mutluluğunu yaşıyor.
Halep’in her gün bombalandığını, umutlarının her geçen gün azaldığını dile getiren yöre halkı, dillerinden duaları eksik etmeyerek, dünyaya “Sessiz kalmayın” diye haykırıyor.
 
Bölge sakinleri, Halep’teki Türkmen grupların kaldığı bölgelerin adeta rejim ve terör örgütü PKK/PYD mensuplarınca paylaşıldığını söyledi. Türkmen grupların elinde herhangi bir yerleşim yeri kalmadığına dikkati çeken İslam, bölgede sağlık hizmeti verebilecek hastane bulunmadığını vurguladı. Halep’teki insanların dayanacak güçlerinin kalmadığını aktaran savaş mağdurları, “Biz hayatımızdan geçtik ama çocukların suçu günahı nedir?” diye soruyor.
 

“EY MÜSLÜMANLAR, BİZE SAHİP ÇIKIN”

Halep sakinlerinden Ahmet ebu Gaib, Halep’te yaşananları anlatmanın güç olduğunu ve tablonun her geçen gün daha kötüye gittiğini söyledi. Rusya’nın havadan, rejim güçlerinin de karadan her gün Halep’i bombaladığını anlatan Gaib, “Bize karşı ağır silahlar kullanıyorlar. Buradaki mücahit arkadaşların elinde ise sadece hafif silahlardan ve mermilerden başka hiçbirşey yok. Sürekli bombalanıyoruz” ifadelerini kullandı. Gaib, şunları dile getirdi: “Şu an artık herkesten umudumuzu kesiyoruz. Binlerce asker var Halep’in etrafında, Arap ülkeleri verdiği sözleri tutmuyor, Müslüman ülkeler zaten Halep’te bir şey yokmuş gibi davranıyor. Biz tek başımıza kaldık Halep’te. Yanımızda sadece mücahitler kaldı. Bizim tek umudumuz Allah. Benim dünyaya mesajım var: Hepiniz sorumlusunuz, hepiniz Allah’ın huzurunda duracaksınız. Halep’ten ve Suriye’den sorulacaksınız. Özellikle de tank, uçak ve askeri yardım göndermeyen Arap ülkeleri. Ey Müslümanlar, beni duyun, bize sahip çıkın çünkü Allah’ın huzurunda görüşeceğiz.”
 
MİLLİ GAZETE

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.